Etkili Bir Sunumun Mutfağı

22.05.2019 | Özge Soysal
gembaakademi.com

 

Etkili Bir Sunumun Mutfağı

Topluluk önünde konuşma yapmak hayatın her alanında gerekli olan yaşamsal bir beceri sayılabilir. Etkili bir sunum yapmak ise adeta lezzetli bir yemek yapmaya benzer, ikisinin de mutfağı çok önemlidir! Ama endişelenmeyin insanların neredeyse %50’si topluluk önünde konuşma korkusu yaşıyor. Ve bu korku uçak, yükseklik, örümcek hatta ölüm korkularının da önüne geçiyor. Galiba çok mükemmeliyetçi ve kendine karşı acımasız olan kişiler, bu konuda daha hassaslar…

Topluluk önünde rahat olabilmek için kendimizden çok çevreyle ilgilenmek daha rahatlatıcı olabiliyor. Bir topluluğa sunum ve konuşma yapmak gerçekten oldukça heyecan verici olmakla birlikte ciddi bir hazırlık dönemine muhtaçtır.

Bir sunuma kalkışırken akılda tutulması gereken üç ana unsur vardır:

İletmek istediğiniz mesaj, mesajınızı iletmek istediğiniz dinleyiciler ve nihayet araçlar.

Dinleyiciler Sunumunuzun dinleyiciden tepki almasını sağlamak önemlidir ve daha da önemlisi bu tepkinin lehinize olmasıdır.

Mesaj İletişimin başarısını nasıl ölçeceğinize dair açık bir fikir geliştirin ve dinleyicilerin, sizin lehinize, siz o sunumu yapmadan önce gösteremeyecekleri olumlu bir tepki göstermelerini sağlaması gerektiğini unutmayın. Bunu bir kez yaptığınızda, iletişime başlamak için doğru yola girdiniz demektir.

Araçlar Normal sunumlardaki araçlar söz konusu olduğunda aslında sunumunuzu yaptığınız ortamdan konuşuyorsunuzdur. Bu da dinleyicileri oluşturan kalabalık miktarına bağlıdır. Araçlar sıklıkla sunum yapmak için davet ettiğiniz insanlar tarafından belirlenir. Eğer yapabilirseniz, sunumu yapacağınız mekanı önceden inceleyin, böylece sonradan bir sürprizle karşılaşmazsınız.

Unutulmaması Gereken Kilit Noktalar

1. Herhangi bir tip sunumu yapmadan önce sormanız gereken dört temel soru vardır:

– Kime konuşacaksınız?
– Ne duymak istiyorlar?
– Söylemek istediğiniz ne?
– Kesişme noktaları neresi?

2. İnteraktif bir ortam yaratarak dinleyicilerinizin dikkatini koruyun.

3. Çarpıcı ve tutkulu konuşun.

4. Gündemi tedrici bir biçimde mesajınıza yönelterek dinleyicilere yansıtın.

Çarpıcılık Faktörü

Stil, imaj, beden dili, ses tonu, dil seçimi, konuşma hızı gibi bir dizi faktör, yüz yüze sözlü iletişimin ana bölümünü oluşturur.

Bu nedenle sözlü iletişiminizden istediğiniz sonucu almakla ilgili bir umut taşımak istiyorsanız, dinleyicilerinizde değişim yaratmaktan söz ediyorum, bu faktörleri maksimum derecelerine çıkarmanız kritik öneme sahiptir.

Stil; Aşağıda bir dizi nitelik var. Kişisel olarak size en önemli gelen ve bu nedenle de dinleyiciler tarafından nasıl algılanmak istediğinizi en iyi temsil eden ikisini seçin:

Eğitimli Başarılı Genç Kaliteli Otoriter Olgun Muhafazakar Profesyonel

Yaratıcı İnanılır Güvenilir İstikrarlı Sıcak Dinamik Tecrübeli

Size iyi göründüğünüzü hissettiren bir şeyler giyin. Bu sunumunuzu düzgün yapmanız konusunda güveninizi arttıracaktır. Bir kez doğru imajı yarattığınızda, dinleyicilerinizle birlikte yolculuğa hazırsınız demektir.

Varış; Yolculuğun varış noktasını önceden iyi planlayın. Sunumunuzdan en az bir saat önce varış noktanızı belirlemek için bolca vakit ayırın. Eğer varış noktanızdan tam emin değilseniz, daha da önceden başlayın. Varış noktasının şekline iyice aşina olana kadar zaman harcamalısınız.

Tüm sürecin stresi; Sunumlarınızı ne kadar iyi hazırlarsanız hazırlayın, başlama saati yaklaştıkça “ karnınızda bir karıncalanma ” daima olur. Burada hile, karıncalardan kurtulmak değil, onların hareketini düzene sokmaktır. Bu sinirsel enerji kanalını, sizi canlı kılması ve dinleyicilerinizin sizinle ilgilenmelerini sağlamak için kullanın.

Nefes alın, daha iyi ve canlı hissedeceksiniz! Platforma çıkmadan önce doğru nefes almanız hayati bir önem taşır. Bilirsiniz ki; etkin bir sesin tüm ana unsurları, yeterli hava rezervine sahip olmanıza bağlıdır. Ciğerlerinizde yeterli hava olmadığı sürece sunumunuzun tam potansiyeline erişmeniz mümkün olmayacaktır.

Vücudunuz seğirmesin! Artık kaslarınızı kontrol etmeniz gerekmektedir. Kendinizi diğer her şeye kapatın başka hiçbir şey düşünmeyin. Bu beyninizin sakinleşmesi etkisini yaratacak, iki ya da üç dakika içinde daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.

Teknolojiyi kullanın; Birçok insan, herhangi resmi bir sunumda gerekli teknolojinin hazır olduğunu varsayar. Buna güvenmeyin. En ufak bir aksaklık bile mesajınıza gölge düşürecektir. Teknolojinin size oyun oynamamasını garantilemek istiyorsanız, önceden onu kontrol etmeli ve cihazların özelliklerini öğrenmelisiniz.

Sahneye çıkış; Sunumunuzun koltuğunuzdan kalkıp performansınızı göstereceğiniz alana doğru yürüdüğünüz anda başlar. Eğer yarı resmi bir sunum yapıyorsanız, performansınız odaya girdiğinizde başlar. Konuşma sırası size geldiğinde çok aceleci davranmayın.

Olumlu olun; Nihayet konuşmaya başladığınızda, yazılı sözcüklere göre dinleyicinin zamanını almak bakımından, üzerinde oynayabileceğiniz çok az sözcük olduğunu unutmayın. Bu nedenle olumsuz olandan ziyade olumlu olanı vurgulamak önemlidir. Her şeyin üzerinde bu, aşırı olumlu bir dil kullanmak anlamına gelir.

Gözlerine bakın; Herhangi bir başarılı sunumda göz teması hayati önem taşır. Göz temasının tanımı, bir dinleyiciye iki saniyeden az, beş saniyeden fazla bakmamaktır. Göz teması, sunumunuzun üç kilit noktasında önem taşır: Başlangıçta, dinleyicileri dahil etmeye çalışırken ve onları sizden aldıkları kalıcı bir mesajla bırakacağınız sonda. Ve elbette bir de sunumunuzun tutku içeren tüm noktalarında.

Eylem; Canlı olmanız önemlidir, çünkü insanlar duyarlı varlıklardır. Beyinleri eylem tarafından uyarılır. Ama bunu doğru yapmalısınız: Eylem, söylediğiniz şeyi desteklemelidir. Zamanlama; Sunumunuzda zamanlama kritik önem taşır. Zamanlamanın anahtar unsurlarından birisi de sessizliğin gücüdür. Söylemeye çalıştığınız şeye ağırlık vermek için sunumunuz boyunca sessizlik anlarını da kullanın.

Ayaklarınızın üzerinde: Çarpıcı bir sunum yapmak

  • Dinleyicilerle “buzları baştan kırmalısınız”
  • Tebessüm edin
  • Göz teması kullanın
  • Eğer sinirliyseniz ve titrediğinizi hissediyorsanız, bunu kontrol altına almaya çalışın
  • Sakin ve ölçülü olmak için nefesinizi kullanın
  • Konuşma kartlarınızı iki sıra halinde düzenleyin; soldakinden faydalanın ve bu arada soldakiler bittikçe yavaş yavaş sağdan sola aktarın
  • Eğer herhangi bir cihaz kullanmanız gerekiyorsa nasıl çalıştığını tamamıyla bildiğinize emin olun
  • Mümkünse salondaki katılımcılarla ilgili özel bir gündemin olup olmadığını öğrenin zira yapacağınız espriler, şakalar, söylemler tatsız & yersiz olabilir!
  • Eğer sözcüklerinizin akışı kesilirse duraklayın ve konuşma kartlarınıza bakın. Kendinizden emin olduğunuzda başınızı kaldırın ve devam edin
  • Konuşmanız boyunca dinleyicilerin feedback’ini ve tepkisini izleyin
  • Sunum gününün çok öncesinde her iddianız, istatiksel rakamlarınız ve iş planınızla ilgili projeksiyonların üzerinden defalarca geçin ve bunları hafızanıza kazıyın.
  • Kişisel deneyimlerinize yer verin; bilgi vererek beyne, kişisel deneyimlerinize yer vererek insanların duygularına hitap edersiniz. Dinleyiciler kişisel hikayelerinize her zaman ilgi gösterirler. Böylece konuşmanız daha kalıcı bir etki bırakır.
  • İyi hazırlanarak ve dinleyicilerin beklentilerini bilerek, sözünüzün kesilme anlarını ve araya girmeleri öngörün
  • Dinleyiciyle empati kurma çabalarınızda aşırıya kaçmayın
  • Soruları en sonda alın. Soru – cevap yerine kendi kapanışınızı da yapabilirsiniz. Elbette bu kapanış sıradan olmamalı dinleyicilerinizi şaşırtmalı, motive etmeli, konuşmayı büyük bir heyecanla terk etmelerini sağlamalıdır.
  • Daima sakin olun
  • Size ayrılmış süreyi aşmayın
  • Eğer önceki konuşmacılar kendi sürelerini aşmışsa siz konuşmanızı kısa tutun
  • Eğer bir sorunun cevabını bilmiyorsanız, bunu açıkça söyleyin
  • Eğer belirli bir soruyu cevaplamak istemiyorsanız, bunun nedenini açıklayın